Evinizin mimari tarzı, uygun döşeme seçeneklerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynayabilir. Modern evlerde genellikle cilalı beton gibi şık ve minimalist malzemeler tercih edilirken, geleneksel evlerde daha çok klasik parke zeminler kullanılır. Döşeme seçimlerinizi evinizin mimari tarzıyla uyumlu hale getirerek genel estetiği geliştirebilir ve uyum duygusunu koruyabilirsiniz.
Yukarıda yer alan örnekte, yemek alanıyla aynı odayı paylaşan zemin için daha ince bir seramik kullanımı görüyoruz. Seramik mutfağa işlevsel bir hava katarken, bitişiğindeki yemek alanı, daha sıcak ve samimi bir atmosfer oluşturan ahşap parke döşemeye sahip. Hem işlevsel hem de atmosferik özellikler göz önünde bulundurularak seçilen iki farklı döşemenin başarılı bir uyum sergilediği görülüyor. Bu uyum, seçilen mobilyalarla destekleniyor ve iki farklı döşeme, farklı eylemlere hizmet eden iki farklı alanı başarılı bir şekilde birbirinden ayırıyor.
Parke ve fayans, açık plan mekanlarda harikalar yaratan klasik bir eşleşme olarak ele alınabilir. Oturma ve yemek alanlarında parke tercih ederek sıcak ve davetkar bir atmosfer yaratmak mümkün. Karo ise, mutfak ve girişler gibi yoğun sirkülasyona sahip bölgeler için uygun bir seçim olarak öne çıkıyor. Karo diğer seçeneklere oranla daha fazla dayanıklılık ve kolay bakım imkânı sunuyor. Bu malzemeler arasında geçiş şeritleri veya ikisini birbirine harmanlayan desenler kullanarak geçişler kusursuz hale getirilebilir.
Modern ve endüstriyel estetiğe sahip açık konseptli evlerde, farklı dokuların bir araya gelmesi de çarpıcı bir görünüm sunabilir. Yukarıdaki örnekte, işlevsel gerekliliklerin dışında kalan, dekoratif bir kullanım göze çarpıyor. Karoları çevreleyen parke plakaların doğal dokusu ve sıcak renk tonu, seramik karoların soğuk etkisini yumuşatıyor ve minimal duruşunu tamamlıyor. Bu bir araya geliş biçimi hem çağdaş bir atmosfer hem de dokunsal bir etki yaratıyor. Renk anlamında da uyumlu bir birliktelik yakalayan bu örnek, bölgesel olarak birbirinden ayrışmak yerine birlikte hareket ediyor ve alana yayılıyor. Dolayısıyla bütünsel bir tasarım algısı yaratıyor.
Tasarım konseptiyle uyumlu zemin desenlerini seçerken, renk çarkı en iyi dostunuz olabilir. Uyumlu bir görünüm için tamamlayıcı renkleri veya dinamik bir görsel etki yaratmak için zıt renkleri seçebilirsiniz. Örneğin, sıcak tonlu ahşap döşemeyi soğuk tonlu karolarla eşleştirmek, açık konseptli bir alanda farklı alanları tanımlayan göz alıcı bir kontrast oluşturabilir.
Parke, seramik karo, halı ve vinil bir arada kullanılabilecek popüler seçenekler arasında yer alıyor. Söz konusu malzemeler, birbirini iyi tamamlayabilecek çeşitli renk, desen ve dokuya sahipler. Yukarıdaki örnek de bunu destekliyor. Seramik karonun tanımladığı koridor, parke ile buluşuyor. Parke zemini renkli ve desenli bir halıyla karıştırmak ise odaya dinamizm katıyor. Seçenekler arasından bir kombinasyon yaratmak, kişiselleştirilmiş bir mekânsal ritim ortaya koyuyor.
Ritim demişken, seçilen döşeme malzemesinin kullanım biçimlerinin yaratıcılığa açık olduğunu belirtmek gerekiyor. Örneğin bir sonraki örnekte, terazzo seramiğin mobilyaya dönüşmesi, mekanın dinamizmini katlıyor. Mutfak ve yemek hazırlama alanı için kullanılan grafik terrazzo, dolapları ve çalışma yüzeylerini de kaplayarak, tutarlı bir uyum gösteriyor. Böylece yemek alanının karakterini oluşturan esas bileşen haline gelen terazzo, hem yatayda hem de düşeyde bir birlik sağlamış oluyor.
Bu yekpare, çok amaçlı odanın zemin kaplaması için beyaz mermer terrazzo, pürüzsüz çimento ile bir araya getiriliyor. Renk uyumunun da gözetildiği bu kullanım, iki malzeme arasında daha serbest, oval bir sınır çiziyor. Dolayısıyla, tanımlı alanların boyutları esnek bir nitelik kazanıyor.
Açık konsept evlerde farklı döşeme türlerini karıştırmak ve eşleştirmek, mekâna karakter, stil ve işlevsellik katmanın harika bir yolu olabilir. Doğru seçimlerle, eviniz gerçek bir tasarım ve konfor şaheseri haline gelebilir.